Dün Lütfü Vardar / AK Parti Belediye Meclis Üyesi ile bir görüşme yaptık. 9/22’lik encümen oy sonucuna açıklık getirdi. Mecliste 12 AK Partili, 19 CHP’li meclis üyesi vardı. "Söz konusu gündem maddesi ile ilgili bir grup kararı almadı! Kaldı ki biz, AK Parti olarak encümene isim önermedik. Aday olan arkadaşlara oy vermemenin bu açıdan da bir mantığı olmazdı! Encümen oylamasından sonra açık oylama ile seçilen diğer komisyonlarda CHP’li üyelere de oy verdik.
Encümene giren kişiler de bizim meclis üyesi arkadaşlarımız değil mi? Oy vermemizde ne gibi bir sakınca olabilir ki!? Grup kararına uymamak veya işletilememesi gibi bir durum yok. Bir grup kararı da yok açıkçası. Daha önceki dönemde yine encümene isim önermiyorduk ama oy veriyorduk” tarzında bir açıklama yaptı.
Ortaköy’deki arsa satışı ile ilgili AK Partili üyeleri tavır değişikliği izlenimine kapılan bir biz değilmişiz. Çok şükür dün o konuda da yüreğime serin sular serpildi. Işıklar’ın laf cambazlığı ve alga yönetimi girişimi karşısında Tamer Şişman ve Rıfat Kutlu ittifakı bile ancak bu kadar başarılı oldu...
Neyse… İstihdam artışını hedefleyen Şölen’in bahtsızlığı… Kısmetsizliklerinin fitilini tutarsız açıklamalarıyla ateşleyen ve konuyu yönetimde beceriksizlik sergileyen Belediye Başkanımızın da hakkını teslim edelim… O eksikliğini de hatasını da kabul etmez, kusursuz bir insan olduğu için! 40 kez söylenince olacağına inanılan şeyler var da bunu o kadar uzun süre tekrarlaması da fayda etmeyecek. İş işten geçecek…
***
Çarşamba günü Kültür Sokağı açılışı vardı Silivri’de… Şahsen gitmedim. Günlerdir yapılan davet tantanasına bakınca ‘O kadar insan oraya nasıl sığacak?’ endişemin ne kadar yersiz olduğunu resimlerden gördüm. Belediye personelini saymazsak geriye protokol dışında bir şey kalmıyor. Başkan Bey’in anlattıkları içinde bir tek Yaşar Kemal ile Özgecan isminde karar kılınması yenilik sayılabilir. Geri kalan anlatılan her şeyi ezberledik sayılır. O kadar güzel anlatıyor ki Başkan Işıklar, ilk duyan biri olsanız ‘Başbakan olacak adam belediye başkanlığında harcanıyor’ sanırsınız. Pazarlama stratejisi ve ambalaj olağanüstü. Gayreti de ‘insan üstü’ sayın ama icraat mevzusunda takılıp kalıyoruz. Kaymakamlık arkasındaki otoparkı dinlemekten içime fenalık geldi. Sahilde, New Center’de yıkım mevzusu keza aynı şekilde. Nikah ve Sergi Salonu Işıklar iktidarının ilk dönem icraatları arasında yüz akı projelerden biri. Tarihi yapıların üçe çıkma başarısı ‘söylediğini yapma’sı açısından somut örnek olacak. Hala söylediklerine yapacağına inanmak konusunda kendini zorlayanlar hiçbir şey bulamasa tarihi binaya can havliyle sarılıyorlar. İlk iki yıl bir şey yapmayıp, son üç seneye asılıp; üçüncü dönemi garantilemeyi hedefliyorsa Işıklar, muhaliflerine iyi ancak tek tip bir malzeme çıkarır. Allah’tan arada renkli atraksiyonlar katıyor! Çok lazımmış gibi!
Silivri, macera arasaydı Tahir Sert’i seçerdi. Bence ‘bildiğini, kusurlarıyla kabul edip’, ‘çalışmasını sağlar, gerekirse yardım ederiz’ noktasında durdu. Işıklar’ın aklı hangi noktalarda geziyor tartışmaya açık bir mesele. Başında olduğuna ben çok inanmıyorum. Kusura bakmayın bu aralar öyle; inanmadıklarımı da sırf birilerinin gönlü hoş olsun diye söyleyecek, savunacak halim yok.
Belediye başkanımıza naçizane tavsiyem; şimdi o benim yazdıklarımı okumaz, gerçi okusa da çok anladığı söylenemez, ‘yapacağım’ söylemini bir an önce terk etsin. Yaptıklarınız ile ilgili gündeme gelmeye bakın, vaatte bulunmaktan, yapacaklarınızı anlatmaktan icraata haliniz kalmıyor anlaşılan.
***
Tülay Kaynarca’nın son iki günde geride bıraktığımız 4 sene boyunca gördüğümüzden daha çok Silivri’de zaman geçirdiğini yazacaktım; yerim kalmadı! Dilek Demiral ve Tülay Kaynarca kafa kafaya vermiş ortaya çıkacak sonucu çok merak ediyorum. İyi olur inşallah. Kimsenin kötü durumu ile mutlu olacak kadar sefil duruma düşürmesin Allah kimsecikleri : )
Hayırlı Cumalar!
YAZARLAR
ÇOK OKUNANLAR
1. SAYFAMIZ
