Kısa süre önce, ilçe kongresi hazırlığı aşamasında CHP'nin emektarlarından Yaşar Gören ile yaptığımız söyleşide dile getirdiği bir tespiti giderek daha sık duyuyorum bu ara. Gören; 2014 yerel seçimlerini CHP'nin Özcan Işıklar'ın üye bazında ön seçimle listesine dahil olan meclis üyeleri sayesinde kazandığını, aksi taktirde ikinci döneminin de mümkün olmayacağını ifade etmişti.
Kongreye sayılı gün kala Berker Esen ile yaptığımız söyleşide o da Silivri'de kaybettikleri yerel iktidarı kazanmak yolunda önseçim yöntemiyle aday belirlemek istediklerini söyledi. Esen, “2019'da, 2014'teki gibi benzer bir süreç işlemiş olsaydık, örgüt iradesi listelere yansımış olsaydı,ama önseçim, ama temayül, en azından fermuar sistemi listede tek sıra ya da çift haneler örgüt iradesinin kararıyla yer verilmiş olsaydı eminim ki 2019 yılında da seçimleri kazanabilirdik” dedi. “Selami Değirmenci'nin adaylığı”, “cezaevi oylarının iptali”nden farklı bir gerekçe sundu aslında Esen, CHP'nin 2024'te geri kazanmayı güçlü şekilde hedeflediği, arzuladığı iktidarın 2019'da yitirilmesi ile ilgili!
Üye bazında ön seçimi CHP meclis için mi, belediye başkan adayı için mi işletecek? Kendi tabanını ikna edemeyenlerin Silivridesteğinin çoğunluğunu almasının zor olacağı ortada. Önseçimi kazanamayanlar için “örgütün kestiği parmak acımaz” gül gibi savunma gerekçeleri olacak. Ayrıca tabandaki bölünme tamamen ortadan kalkmasa bile çatlakların derinlik kazanması önlenecek.
Belediye Başkan Adayları gökten zembille inmiyor. Her birinin adaylık öncesi, görevdeyken yaptıkları, kamuoyuna mal olan kimlikleri, az ya da çok bilinen kişisel özellikleri vardır ve belirleyici olan bunlardır.
CHP'nin adaylığı hak eden yeterli sayıda aday adayı var, bunu tartışmam bile. Ama bence hiç biri mevcut Belediye Başkanı Volkan Yılmaz'ın rakibi pozisyonuna sahip değiller. Yılmaz, 2024 seçimlerinde genel ekonomik ve siyasi koşullara karşı bir mücadele vermek durumunda kalırsa kalır. Yaptıkları ve yapacakları ile ilgili kendisinden başka bir adayla yarışabilme olasılığı neredeyse yok!
Kimse de kusura bakmasın Volkan Yılmaz'daki ciddiyeti Silivri'yi yönetme konusunda 2024 seçimleri ile ilgili niyet belirtenler arasında adı geçen aday adaylarında görmekte zorlanıyorum. CHP, 2019'da devrettiği yapının kurumsal ve ekonomik vaziyetini herkesten iyi biliyor, konuyu ayrıntılandırmaya gerek yok. Kurumsal, ekonomik, fiziksel ve niteliksel ağı kat kat genişlemiş bir Silivri Belediyesi var artık. “Eksikler tamamlandı, hiçbir şey yapmasak bile bizi, 10 sene götürecek yatırım yapıldı, borçlar da ödendi keyfimize bakarız” diyorsanız, demeyin!Yazık olur! “Yılmaz'ın yaptıklarından daha iyisini yaparız” demekten başka şansınız yok. “10 sene yetki sizde değil miydi niye yapmadınız?” sorusuna uygun ve ezberlettiğinizden daha yaratıcı cevapları hazırlayarak çıkın sahaya, gösterin kendinizi de, kararlılığınızı da… Çünkü devirmek istediğiniz iktidar her dakikasını Silivri'ye hizmet konusunda değerlendiriyor.
YAŞAMAYA DAİR
“Yaşamak şakaya gelmez,
büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
bir sincap gibi mesela,
yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,
yani bütün işin gücün yaşamak olacak.
Yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.
Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
yaşamak yanı ağır bastığından...”
*Nazım Hikmet
