Ne hayallerle kurulmuştu. Dolgun maaş, altında araba yanında havuz olacaktı. Kulüplere destek, sorunlara çözüm üretecekti.
Hedef ilkleri başarmaktı. Devamı gelmedi gelemedi lakin o zamanlar da derginin ilk sayısı bile çıkmıştı, ardından rehabilitasyon ve terapi merkezi projesi gündeme gelmeye başlamıştı.
Aslında iyi fikirdi. Havuzun bir yıllık bütçesiyle her şey yapılabilirdi.
Destekledik. Ancak durumun klinik vaka haline geldiğini nereden bilebilirdik. Biz projenin kulüpler, sporcular için düşünüldüğünü sanıyorduk, meğer yüzlerce vatandaş ayakta tedavi ediliyormuş!!! Onların normal hayata dönebilmesi için böyle bir terapi merkezi gerekliymiş…
Sezon başlıyor, hala cenaze dolayısıyla kapalıyız, birlik başkanına ulaşılamıyor.
Bir rivayete göre kulüplerimizin taleplerini gruplarını bir kağıda yazmış. Komitenin eline sıkıştırmış altına da “Kim vurduya gittim geliceğim” notunu eklemiş…
Kuradan memnun olmayan katılım parası, malzeme yardımı bekleyen parasını kurtarmaya çalışan herkes bekliyor.
İlginç olan Kulüpler Birliğini ve Federasyonu temsil etme ısrarı.
Kuruluş aşamasında atlayan çok oluyordu. Biz de o zamanlarda “ Aldanmayın havuz boş çakılırsınız” diye yazmış ve uyarmıştım. Neyse ki Allah'tan havuz boştu ya dolu olsaydı?!!!
Bu hikaye sinek ikili gelirse mutlu sonla bitecek bir oyun değil.
Profesyonel ligde, Süper Amatörde 1 ve 2. Amatör Kümede hatta veteran liglerinde birçok takımla yer aldığı futbol piyasasında Silivri'nin bu tür konularla anılması camiaya zarar veriyor.
Nihayet ilçemin sporu büyük bir katliamdan kurtulsun istiyoruz. Her şey elde kalıyor. Birliğin kullandığı binanın kapısı kapılı, evraklar kapı altından atılıyor. Gün geçtikçe kan kaybediyoruz bunu da gören yok.
Ele ne geçti, birbirine küs kulüpler o kadar. Birileri aklını başına toplamalı ve dağılmakta olan Silivri Kulüplerini ivedi bir şekilde toplamalı ve tekrardan bir olunmalı. Yoksa yeni sezon öncesinde lisansları yaptıracak birini bulmakta zorlanacağız valla.
Birde insanın aklına şu geliyor ya birliğin kullandığı ofise kira ödenseydi? Nice olurdu halimiz biriken kira borçları, telefon borçları, internet borçları çaycıya olan borçlar derken borç batağından kim kurtarabilecekti bizi. Zaten kıt kanaat geçinmeye çalışan kulüplerimizin üstüne bir de bu birliğin borç yükü eklendiğinde sıkıntı ayyuka çıkardı.