Türkiye daha fazla yabancı yatırımcı çekmek ve konut satışlarını artırmak amacıyla radikal bir değişikliğe gidiyor.
Sabah gazetesinde yer alan habere göre, Mayıs ayında çıkması beklenen Torba Yasa'ya eklenecek maddeye göre vatandaşlık hakkı almak için 1 milyon dolarlık konut alım şartı esnetilerek 300 bin dolara inecek.
Uludağ Ekonomi Zirvesi'nde Sabah gazetesinin sorularını yanıtlayan sektör temsilcileri de gelişmeyi doğruladı.
Düzenlemenin mayıs ayında resmileşmesini beklediklerini söyleyen GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Feyzullah Yetgin, gündemi değerlendiren bir konuşa yaparak;
"Bu gelişme hem Türkiye ekonomisine hem de emlak sektörüne çok ciddi bir katkı yapacak. 1 milyon dolar ve üzerindeki konutlar pazarın yüzde 2-3'ü kadar. Yaptığımız araştırmalara göre yabancı 100-300 bin dolar aralığında konutları seçiyor" diye konuşarak ''yabancı gayrimenkul yatırımcısının Türkiye'den sınırlı sayıda mülk satın almasının sebebinin ‘müktesep hak sorunu.. ruhsatınızı aldığınız projeye iskan aşamasında 'iskan yok' denebiliyor, yabancıya satışta tapu işlemlerinin de hızlanması gerekiyor" dedi.
DAP Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz ise, Türkiye'de bir yılda yabancılara yapılan gayrimenkul satışının 4.6 milyar dolar.. bu rakamın Londra'da ise 48 milyar dolar olduğunu belirterek, "Bunu 20 milyar dolara çıkarabiliriz" diye konuştu.
Türkiye'ye 2 milyon dolar yatırım yapan veya 1 milyon dolarlık ev alana, başka bir şart aranmaksızın vatandaşlık verilmesinin yolu geçen yıl açılmıştı.
12 Ocak 2017'de Resmi Gazete'de yayımlanan ve "Türk Vatandaşlığı Kanunu'nun uygulanmasına ilişkin yönetmelikte değişiklik yapan" yönetmeliğe göre, en az 2 milyon dolar sabit sermaye yatırımı yapan ve bu durumu Ekonomi Bakanlığı'nca tespit edilen veya en az 1 milyon dolarıyla taşınmaz alan ve bunun 3 yıl satılmayacağını taahhüt eden kişiler, Bakanlar Kurulu'nun kararı ile Türk vatandaşı olabiliyor.
Gayrimenkul sektörü bu rakamı daha aşağı seviyelere çekmek için uzun zamandır lobi faaliyet yürütüyordu, isabetli olmuş.
***
Bilindiği üzere, yabancıların son yıllarda ülkemizde taşınmaz edinimine ilişkin ilgileri artarak devam etmektedir.
Sadece biz değil, çok sayıda ülke, bu tür taşınmaz alımlarını ''oturma izni+bir kaç yıl sonra vatandaşlık verilmesi” veya “doğrudan vatandaşlık verilmesi” avantajlarını da ekleyerek teşvik etmektedir.
Bu konuda ülkeler arasında artan rekabetten ülkemizin kazançlı çıkabilmesi için, alıcılara bazı teşvik edici ve kolaylaştırıcı avantajların sağlanması gerekmekteydi.
Bunların başında da, vergi istisnası gelmektedir.
Ayrıca, bu tür taşınmaz satışları son zamanlarda ülkelere doğrudan döviz girişi sağlayan en önemli unsurlardan birisi haline gelmiş olup, bundan ülke olarak bizim de yararlanmamızı zorunlu hale getirmiştir.
Şu anki Dünya konjonktürün de ülkemizin bu konunun dışında kalması düşünülemezdi.
Bu tür satışlar yoluyla önemli miktarda dövizin ülkemize gireceğini düşünülüyor.
***
Yayınlanan tebliğlere göre söz konusu istisnalara göz atacak olursak;
Hangi Taşınmazlar KDV İstisnası Kapsamına Giriyor?
Bu istisnanın kapsamına konut veya iş yeri olarak inşa edilen binalar girmektedir. Dolayısıyla, konut ve iş yeri dışındaki diğer binaların yabancılara ve gurbetçilere satışı istisna kapsamına girmemektedir. Örneğin, arsa satışları söz konusu istisna kapsamına girmemekte olup, KDV'ye tabi bulunmaktadır.
Konut veya iş yerinin bu istisna kapsamında teslime konu edilebilmesi için;
- Yapı ruhsatının bulunması, Alıcıların kullanımına hazır vaziyette fiilen teslim edilmesi,
Kat irtifakı kurulabilen konut veya iş yerlerinde ayrıca kat irtifakının kurulmuş olması gerekmektedir.
Yapı ruhsatında;
- Konut, Dükkan, Ofis, Büro, Rezidans, Apart daire, Devre mülk ve benzeri olarak tanımlanan konut veya iş yerleri istisna kapsamında değerlendirilecektir. Kat mülkiyeti kurulan konut veya iş yerlerinin tesliminde, istisna uygulaması açısından fiili teslimin tevsiki aranmayacaktır.
Burada tartışması yapılacak en önemli konu, arsa karşılığı inşaat işlerinde, arsa sahipleri tarafından arsanın karşılığında alınan konut ve iş yerlerinin yabancı ve gurbetçilere satışında KDV istisnası uygulanıp uygulanamayacağıdır.
KDV İstisnası Kapsamında Teslim Edilecek Konut veya İş yeri ile ilgili bir sayı ve m2 sınırlaması var mı?
Hayır, yok.. bu istisnadan yararlanma şartlarını taşıyan alıcılara, istisna kapsamında birden fazla konut veya iş yeri satılması veya bu alıcılar tarafından da alınması mümkün bulunmaktadır.
Örneğin, şartları taşıyan bir yabancı 5 adet konut, 5 adet de iş yeri aldığında, bu alımlarının tamamı için KDV istisnası uygulanabilecektir.
Öte yandan, istisna kapsamında teslim edilecek konut ve iş yerleri ile ilgili bir m2 sınırlaması da söz konusu değildir.. ister 100 m2, isterse 1.000 m2 alınsın, tamamına istisna uygulanacaktır.
KDV İstisnasından Kimler
Yararlanabilecek?
KDV istisnasından;
- Çalışma veya oturma izni alarak altı aydan daha fazla yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları (resmi daire ve müesseselere veya merkezi Türkiye'de bulunan teşekkül ve teşebbüslere bağlı olup, adı geçen daire, müessese, teşekkül ve kurumlarda çalışan Türk vatandaşları hariç),
- Türkiye'de yerleşmiş olmayan yabancı uyruklu gerçek kişiler,
- Kanuni ve iş merkezi Türkiye'de olmayan ve bir iş yeri ya da daimi temsilci vasıtasıyla Türkiye'de kazanç elde etmeyen kurumlar yararlanabilecektir.
Buna göre, çalışma veya oturma izni alarak 6 aydan daha fazla yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları bu istisnadan faydalanabilecektir. Bu istisnadan faydalanacak Türk vatandaşının,
- İstisna kapsamında teslimin yapılacağı tarih itibariyle geçerli olan yurt dışında çalışma veya
oturma iznine sahip olması,
- Çalışma veya oturma iznini, istisna kapsamında teslimin yapılacağı tarihten en az altı ay önce almış olması,
- Çalışma veya oturma izninin alındığı tarih ile istisna kapsamında teslimin yapılacağı tarih arasında en az altı ay yurt dışında bulunması şartlarını birlikte sağlaması gerekmektedir.
Yabancı Uyruklu Gerçek Kişiler
5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanununun (3/1-d) maddesinde, yabancının T.C. Devleti ile vatandaşlık bağı bulunmayan kişiyi ifade ettiği hüküm altına alınmıştır. 193 sayılı GVK'nun “Türkiye'de yerleşme” başlıklı 4. maddesine göre, ikâmetgahı Türkiye'de bulunanlar ile bir takvim yılı içinde Türkiye'de devamlı olarak 6 aydan fazla oturanlar Türkiye'de yerleşmiş sayılır. Buna göre, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile vatandaşlık bağı bulunmayan ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununa göre Türkiye'de yerleşmiş olmayan yabancı uyruklu gerçek kişiler bu istisnadan faydalanabilir.
Tüzel Kişiler
Kanuni ve iş merkezi Türkiye'de olmayan ve bir iş yeri ya da daimi temsilci vasıtasıyla Türkiye'de kazanç elde etmeyen kurumlar da, bu istisnadan faydalanabilirler. Kanuni merkezden maksat, vergiye tabi kurumların kuruluş kanunlarında, tüzüklerinde, ana statülerinde veya sözleşmelerinde gösterilen merkezdir. İş merkezi ise iş bakımından işlemlerin bilfiil toplandığı ve yönetildiği merkezdir. İstisna kapsamında konut veya iş yeri tesliminde bulunacak satıcı mükelleflerin; alıcıların istisna kapsamında olduğunun tevsikine ilişkin olarak,
- Kuruluş ve faaliyetin devam ettiğine dair kurumun kanuni merkezinin bulunduğu ülke
resmi makamlarından alınmış belgeyi,
- Kanuni ve iş merkezi Türkiye'de olmadığına ve bir iş yeri ya da daimi temsilci vasıtasıyla
Türkiye'de kazanç elde etmediğine dair konut veya iş yerinin bulunduğu yer vergi
dairesin den alınacak belgeyi konut veya iş yeri tesliminden önce alıcıdan almaları
gerekmektedir.
KDV İstisnası Kapsamında Edinilen Konut veya İş Yerinin Bir Yıl İçerisinde Elden Çıkarılmama Şartı Var, Dikkat..!
Konut veya iş yeri tesliminde istisna uygulanabilmesi için, tapuda işlem tesis edilmiş olması gerekmektedir.
***
Sonuç olarak, yabancılara mülk satışı konusunda defaatle de yazdım.. yasalarımız da belirlenen kota ve sınırlamalarda olmak kaydıyla her zaman desteklemişimdir. Neden?
Bir defa bu konunun ekonomik, siyasi, ticari ve sosyolojik boyutu var..!
Batı dünyası bizleri İslam ülkeleri ile özellikle Araplarla düşman kılmak için elinden geleni yaptı, ancak parsayı bu ülkeler götürdü..!
Ele verir talkımı, kendi yutar salkımı!
Dikkat edilirse Arap ülkelerinin petro-dolarları hep bu ülkelere aktı.
Mesela İngiltere'nin yılda 48 milyar dolarlık satışı yaparken bizim bu işe bigâne kalmamız saflık olmaz mı?
İspanya 1980'lerde başladığı yabancılara mülk satışı olmasaydı acaba bugün ki refah seviyesine ulaşması mümkün olur muydu?
Örnekler çok aslında burada akil ve pragmatis bir yaklaşımla bu süreci doğru değerlendirmek ve başarmak mümkün.
Bu dönem de özellikle İslam ülkeleri ile yaşanan yakınlaşma ve birlik için cari açığın kapatılması sağlanan gelirin mülkiyet üzerinde ki katma değeri ve vergisel gelirlerin artmasına sebep olacağını ve istihdamı destekleyeceğini düşünürsek; ki gelişmiş ülkelerinde uyguladığı, desteklediği ve yatırım için can attığı bu dönem de bizim de bu tür global büyük pazardan pay almamız elzemdir, vesselam.
İyi haftalar..