Bu günlerde bir kargaşa yaşanıyor…
Orman köylerinin bazılarında yıkımlar yapılıyor…
Gerekçesi…“Kaçak yapı”.
Düne kadar köy içi dahil hepsi kaçaktı…
Hazine şahıslara içindeki bina ile birlikte satış yaptı. O gün alanlar kaçaklıktan kurtulmuş oldu… O günden sonra tuğla, üstüne tuğla koyanlar kaçak… Bu dediğim 2004 Yılı…
Bu gün 2011…
Hala izin alıp yapma mümkün değil…
Çünkü, bu köylerin hiç birinde plan yoktu, hala bir kaçı hariç planı yapılmadı. Eh, planları olmadığı için izin verilemiyor…
2/B yasası denilen bir yasa var… Yıllardır, çıktı çıkacak… İktidarda ezici çoğunlukta bir parti var… Her an her istediği yasayı çıkarabilecek güçte. Bunu son seçimler öncesinde çıkarılan “TORBA” yasada gördük… Muhalefet engeller desek değil… Muhalefet engelleyebilse “TORBA” yasayı engellerdi. Yeniden düzenlenen Borçlar Kanunu’nda engellerdi…
Yapılan yıkımlarda yasa dışı herhangi bir şey yok belki ama el insaf…
Yeni yapılanlar, yeni bitmiş olanların gerçekten işi zor.
Hem şimdi, hem yarın zor…
.Köyün planları yapılmış olsa bile. İmar planı içinde değilse yapılan. İşi yine zor. Yine kaçak yapı sayılacak…
Hele de… Bu köylerin bir kısmında çoğu Hazine üzerine kayıtlı arazilere yapı yapılıyor. Örnek, kişi (10) dönüm hazine arazisi işliyor. Bu araziyi kağıt üstünde parsel yapmış. Bir kaç oğluna pay etmiş. Her birine ayrı, ayrı ev ve ahır yapmış…
Yasaya göre…
Kendinin olmayan, Hazine arazisi üzerine yapmakla başka bir şahsın üzerine tapulu araziye ev veya ahır yapmak ayni şekilde değerlendiriliyor…
Bunda suç kimin?
Kimin olmadığını biliyorum. O köylerin 133 Yıllık oturanların suçsuz olduğunu hep dile getirdim. Önceki yazılarımda hep yazdığım gibi, burada suçlu Devlet dedim. Çünkü, Osmanlı’dan bu yana sarkan bir sorun…
İyi haftalar…
Haberin devamı 19.09.2011 tarihli Hürhaber Gazetesi’nde…
