“Kadıköy, Gazitepe, Alipaşa, Yolçatı ve Küçükkılıçlı olarak devletin kırsal kalkınma desteklerinden yararlanamıyoruz, bizler 2004'ün acısını çekiyoruz” diyen Kadıköy Mahalle Muhtarı Mehmet Yeniçiftlik, Büyükşehir Belediye Yasasıyla orman köylüsüne tanınan hak ve imtiyazların mahalleye dönüşen yerlere tanınmadığını söyledi.
Büyükşehir Yasası ile mahallelere dönüştürülerek şehrin bir parçası haline getirilen köylerin durumu, süreçteki siyasal, ekonomik ve sosyal yansımaları uzun süre tartışıldı ve tartışılmaya devam ediyor. Gazetemize özel açıklamalarda bulunan Kadıköy Mahalle Muhtarı Mehmet Yeniçiftlik, tüzel kişiliği kaldırılarak mahalleye dönüştürülen köylerin devletin hibe destek projelerinden faydalanamadığını bildirdi. Yeniçiftlik, adaletsizliğe ve mağduriyete yol açan ayrımcı uygulamaya son verilmesini istedi.
“HER ŞEYDEN MAHRUMUZ”
Diğer köylerle eşit muameleye tabi tutulmak isteğini açıkça belirten Yeniçiftlik, “Sırf mahalle olduk diye haklar açısından birçok imkândan mahrum bırakıldık. Tarım ve hayvancılık ile uğraşacak gençlerimiz Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının kırsal kalkınma destekleri kapsamında uyguladığı Genç Çiftçi Hibe Programlarından ve bunun gibi pek çok projeden faydalanamıyor. Kadıköylü hemşerilerim diğer bütün köy ve mahallelere hakların tanındığını yalnızca Kadıköy'ün bu imkanlardan mahrum bırakıldığını sanıyor. Bu yanılgı başımı çok ağrıttı. Sadece Kadıköy değil beş tane köy eşitsizliğe uğruyor. Ben beş köyü temsilen konuşuyorum. Genç çiftçilerimizin girişimciliğinin desteklenmemesi bizi derinden üzüyor. Konuyu çok kez dile getirdik. Araya AK Parti İlçe Başkanı Rıfat Kutlu ve hatta AK Parti Milletvekili Feyzullah Kıyıklık girdi, sağ olsunlar, dinlediler ama olumlu bir gelişme olmadı. Durum daha vahim bir hal almadan gerekirse genç kardeşlerimizle İstanbul'a gidelim diyorum. Örgütlü olarak sesimizi duyurmalıyız diye düşünüyorum. Köylerin mahalleye dönüştürülmesi kırsal alanda tarımı ve hayvancılığı kötü yönde etkiledi, bunun değişmesi lazım. Danamandıra'ya, Bekirli'ye, Akören'e, Fener'e, Çayırdere'ye her tarafa damızlık düve-koyun dağıtıldı. Bize yazık günah değil mi? Her şeyden mahrumuz. Ben buna ayrımcılık diyorum. Bu cefayı ne kabul etmemiz, ne içimize sindirebilmemiz, ne de tahammül etmemiz mümkündür.
“EŞİTLİĞE DAYALI BİR UYGULAMA İSTİYORUZ”
Ne ineğim, ne tavuğum ne de tarlam var, köşemde oturmasını da bilirim ama gönlüm el vermez; memleket sevdalısı biri olarak köyden mahalleye dönüştürülen yerler de devlet imkanlarından eşit ölçüde yararlansın istiyorum. Yatırım ve hizmetlerin bütünlüklü bir hizmet anlayışıyla hayata geçirilmesi öncelikli temennim. Buna birilerinin artık çözüm bulması gerekiyor.” diye konuştu.
Hazal BAŞARAN
