Yerel Basının Kıymetini Kimse Akşener Gibi Bilemedi

Ne güzel tarif etmiş Akşener, “sansasyon veya skandal olmadan ulusalda haber olamıyoruz” diye. İktidar olmadıkları ve olmayı vaat etmedikleri sürece, haber olmak isteyenler için, bu kriter çok geçerli kartelleşmiş ulusal medya düzeyinde.
Hiçbir zaman sansasyon ve skandal olayların yaratacağı etkiye güvenerek habercilik anlayışımızı sürdürmedik, yapamadık. Ulusal gibi değiliz tabi yerelde haber yaptığınız insanlarla her gün yüz yüze bakıyorsunuz. İletişim ve samimiyet başka boyutta. Nam yerine insan kazanmayı tercih ettik. İnsanları olmadık olaylarla harcamak işimize gelmiyor. Herkesin bildiğine emin olsanız da bazı şeyleri neden ve koşullarında değerlendirerek, susabiliyor, deşifre etmeme mantığını izleyebiliyorsunuz.
Yerelin ölçeği küçük olduğu için siyasetçi ve kamuya mal olmuş insanların gizlemek istediklerinin de saklı kalması çok zor. Hatta imkansız.
Akşener ve MHP muhalefetteyken, yerel basına gösterdiği ilgiyi bir gün iktidar olduğunda da hatırlar umarım. Tıpkı bizim yerel iktidar temsilcileri gibi. Muhalefetteyken basına ihtiyaç duydukları gibi iktidarda aynı şeyler geçerli olmuyor. Bir çırpıda kendi gazeteleri veya paravanlar oluşturuluyor, kendi medyaları ile tarafsız bir şekilde kamuoyunu bilgilendirmek için uğraş verenlere kendince alternatif oluşturuyorlar. Borazanları olan o gazetelerin bilgi kirliliği ve tepkiden başka bir şeye sebep olmadığını görmeleri uzun sürmüyor tabi.