Şuna da emin oldum ki iktidar olan insanların eleştiriye tahammülü olmadığı gibi, kendilerine yalandan pembe tablolar sunanlara bağlılığı tam.
Mahallenin delisi gibi, üstte söyleneni bile bile aksini yapmak da benim arzam Adil Abi.
Özcan Işıklar’ı eleştiriye tahammül güçlüğü nedeniyle, ya da yalanlara bel bağladığı için suçlamayacağım bu yazıda. Şahsen ne eleştirilmeyi severim ne de eksikliklerim yüzüme karşı söylendiğinde karnıma sancılar saplandığını inkar edemem veya kalbimde ince bir sızı hissetmediğimi söyleyemem. İnsanlar bunu bildiğinden midir yoksa gerçekten iyi bir iş yaptığımızdan mı hep yüzüme gazetem ve yazılarımla ilgili güzel şeyler söylüyor.
Belediye Başkanımızı saymazsak. O belki de bir çok kişinin susup söylemediği şeyi her onu eleştirdiğim yazının ardından yanlış yolda yürüdüğümü hatırlatıyor, ne yapmaya çalıştığımı sorgulayarak. Sadece işimi yapmaya çalışıyorum oysaki! Çevresinde yaptığı bir hareketin ne kadar doğru olduğunu söyleyen belediyeden maaş alan 100 kişi ve yanlış olduğunu iddia eden bir gazeteci. Dengeye bak!
Bu yazımda belediyenin performansını değerlendirmekten özenle kaçınacağım. Sadece tüm kalbimle Işıklar ve ekibinin başarılı olmasını istediğimi belirteceğim. Sadece iktidarın mı? Hayır. Muhalefetin de, diğer siyasi partilerin de herkesin yaptığı işte başarılı olmasını, emek harcayan herkesin bunun karşılığını almasını istiyorum. Ama emek sarf etmeden, hak etmeden başkalarına ait olan başarı ve kazanımları gasp ettiğini düşündüklerimin maskelerini düşürmekten de zevk alıyorum.
Kazananlar Kulübü diye bir türkü tutturduk ya bunun aslında geçici bir heves olduğunu anladım. CHP belediyeyi kazandığı günden bu yana kendimi ne kadar zorlarsam zorlayayım, CHP’nin arka saflarındaki izleyici koltuğundan meclisi geçen dönem izlediğim yerden takip edemiyorum. İktidara yakın olmak da kazananlar kulübünde olmak da bana göre bir şey değil. Olaylara kaybedenlerin bakış açısıyla bakmaya alışmışım. Kazananların bakış açısını pek sağlıklı bulduğumu söyleyemem zaten. Bu kazananların iyi yaptığı şeyleri, kaybedenlerin hatalarını görmeyeceğim anlamına gelmiyor.
Bu yazıda 1. yıldönümleri nedeniyle belediyeye dair yeni bir şeyler söylemek gerekirdi değil mi… Asıl konumuzdan uzaklaşıyoruz yine…
Aday adaylığı sürecinin epey başlarında isim vermeden Özcan Işıklar’ın partisinin diğer aday adaylarıyla kıyaslamamda ‘nal topladığını’ yazmıştım. Başkanımızın acayip bir huyu var hiç bir şeyi unutmuyor. Hele ki canını sıkan, yakan şeyleri. “Yine aynı şeyi yapıyorsun ve mahcup olacaksın” dedi. Adaylığı açıklandığından, seçimi kazandığında mahcubiyetten neredeyse ‘ölecektim’! Ama sanıyorum o dönemde Işıklar başarılı oldukça iki gözü iki çeşme ağlayanlar, hakkında demediğini bırakmayanlar bugün asıl makbul. Çünkü onlar iktidara yaranmayı biliyor benim ise zerre kadar öğrenme derdim yok. Bugüne kadar gittiğim yoldan dönmeye hiç mi hiç niyetim yok. Işıklar, bi bilse ne kadar meraklıyım mahcup olmaya. Beni ikaz ettiği şeyin aslında verebileceği en güzel müjde olduğunu. Geriye kalan söylediğini yapması. Taaa başından beri bize ezberlettiği o güzel anlatımlara hayat vermesi. İşte benim gibi düşünenlerin bütün kaygısı, beklentisi, isteği bu. Dediklerini yap Başkanım! Bugüne kadar yapamayışını senin kabahatin olarak saymasak bile bundan sonra yaptığın ve yapamadığın her şeyin tek sorumlusu halkın nazarında sen olacaksın! Bunun için ‘bilmiyordum’, ‘haberim yoktu’, ‘hazırlık yapıyoruz’ şeklindeki cümleleri kendine bir süreliğine yasak et!
Silivri Belediyesi’nden beklentisi yüksek olanlardanım. Bugüne kadar oluşan genel tabloyu ellerimin alkışlamaya gitmeyişi ondandır. Vasat bir yönetim bekleyenler elleri patlayana dek alkış tutabilirler. Olağan bir düzey beklentisi içinde olanların da eleştirecek bir şeyi olmayabilir.
Mazeret ve eylem kelimelerinin sonunda gelecek eklerinin daha az olduğu, yaptıklarını anlatan, söylediklerini yapan bir yerel yönetim anlayışı bekliyorum. Yerel seçim başarınla gurur duyacağın dönemi de geride bıraktık, bu gerçeği kabul et. Artık yerel yönetimde sergileyeceğin çalışmanın performansı başarı ölçümünde değerlendirilecek olan. Ve geleceğimiz kadar bugün yaşananlar da önemli. Belediyenin iç işleyişi ve mali sıkıntılarının çözümü de kendinde.
1.yılını dolduran CHP’li belediyemiz yürümeye başladı. Koşacağı günleri görmek de nasip olur inşallah! Yürüdüğüne göre koşabilir de ara ara karamsarlığa kapılsam da umudumu yitirmek için her şeyden önce zaman bakımından erken, gelişmeler açısından yersiz.
Güzel bir şeyler söylemeye çalıştım ama ne kadar kasarsam kasayım anca bu kadar. Bunun da kimseyi mutluluktan havaya uçurmayacağının farkındayım. İdare edin!
Yerel yönetimin 1. yılını kutluyor başarılar diliyorum.