Henüz evden çıkmadım…
Sabah haberlerini izliyorum…
Başbakanımız, bir gün önce “Zeytin Ağacı mı önemli, tesisler mi önemli” demiş…
Spiker, zeytin üreticisinden başlayan ve neredeyse bütün ke-simlerden gelen itirazları tek, tek sıralıyor…
İzlemeye devam ediyorum…
Ama o ne…
Hükümet tasarıyı geri çekmiş …
Komisyon başkanı …
AKP Milletvekili konu hakkında kamuoyunu bilgilendiriyor …
Efendim “geri çektik ama taraflarla görüşeceğiz, tekrar aynısı tekrar gelebilir” falan, filan…
Yani “kavgaya devam” demek istiyor…
Bence…
Ne dediğinin çok fazla bir önemi yok…
Sonuçta…
Bu saçma sapan yasayı geri çekmek zorunda kalmışlar…
Buradan çıkan sonuç …
Demek ki “direnince geri adım” attırılabiliyor…
Nokta…
VE, ÇEVREYE DEVAM …
Biliyorsunuz 4 Haziran günü, Çayırdere Köyünde, Silivri Belediyesi ve Silivri Çevre Derneği öncülüğünde, Çerkezköy Belediye Başkanlığı, Silivri TEMA, Kuzey Ormanları Savunması, İğne Ada DAYKO ve TMMO Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi ile Silivri Çerkezköy Motosiklet Kulüpleri ve gayet tabii ki Çayırdere Köylüleri destekli basın açıklaması yapıldı… Köyün tam ortasında… Herkesin elinde üzerinde ÇEVRE konusunu içeren sözlerin olduğu pankartlar var. Ve, sanki evlerin içinde kimse kalmamış gibi kadın erkek tıklım,tıklım meydanda…
Silivri Belediye Başkanı başta olmak üzere, Çerkezköy Belediye Başkanı, TMMO Birliği İstanbul Çevre Mühendisleri Odası Başkanı,Çevre Derneği Başkanı, Motosiklet Kulüpleri adına birer kişi, Maraş, Elbistan'nında kurulu olan Kömürlü Termik Santralden zarar görmüş biri ve Çayırdere Köyü adına bir kişi kısa birer konuşma yaptılar. Ardından, Silivri Belediyesinin örnek “iyi tarım” uygulamalarının yapıldığı bir alan olan TÜRAM'dayız. Burası, Silivri Belediyesinin kendi malı ve buna benzer daha başka yerleri de varmış. Ve, Gümüşyaka Eski Belediye Binasının olduğu yerde, bu tarım uygulamalarının okulunu da açacakmış. Yani, okul, bir döneme damgasını vurmuş KÖY ENSTİTÜLERİ benzeri olacakmış… Gördüklerimiz gerçekten inanılmaz güzellikte …
Sohbetin özeti …
“Bu güzellilere karşın, bu bölgeye kurulması düşünülen, Kömürlü Termik Santral meselesinde, Trakya'da bulunan bütün Belediyelerin Meclislerinin kararı çok çok önemli” dendi…
VE METİN KARAKAŞ VAKASI …
Hatırlarsınız…
16 Nisan 2017'de yapılan Anayasa Referandumu öncesi Metin Karakaş'ın medyada geniş yer bulan sözleri vardı. Bilirsiniz işte!
İlk önce şu kadarını söylemeliyim …
Metin Karakaş'ı,Silivri insanı çok iyi tanır. Çünkü, rastgele biri değil, siyaseti çok iyi bilen biri, eski bir siyasetçi . Yani, siyaseti iyi bilen biri. Ve,halen AKP İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyesi …
16 Nisan Referandum öncesi, Metin Karakaş, Fener Mahallemizde AKP adına EVET için yapmış olduğu kahvehane konuşmasında, o günün Cumhurbaşkanı, bu gün ayni zamanda Genel Başkanı olan kişi ile görüştüğünü, T.C.Enerji Bakanlığı'nın, Çerkezköy-Silivri arasında yapmaya düşündüğü “Kömürlü Termik Santral” için görüşmüş ondan “tamam o iş halloldu, yapılmayacak” sözünü aldım demişti…
Bu söz unutulmadı…
Unutmadım…
Ve, buradan Metin Karakaş'a soruyorum…
Genel Başkanının söylediği o söz hala geçerli mi?
VE İFTAR YEMEKLERİ…
“İftar Yemekleri” her yıl olduğu gibi son sürat devam ediyor…
Kimi, sokakta, kimi lokanta da kim de evlerdeki yer sofralarında …
Yanlış anlaşılmasın istiyorum…
İsteyen istediği mekanda verir… Kime ne ?
Lakin, bana biraz ayrım var gibi geliyor. Sanki, statüsü, payesi, bulunduğu kurum, kişilerin kurumdaki durumu, paralı, parasız, fakir, fukara durumu gibi nedenlerin sebep olduğu bir ayrım … Ve, her ne nedense, evlerde verilen iftar yemekleri dışında, Gazetelere haber vermeden iftar yemeği veren yok gibi …
Ve, bütün yemeklerin olmazsa olmaz konukları, siyasetin önde gelenleri her nedense… Onlar, hep baş köşedeler ama şunu da biliyorum, bu tek başına siyasilerin isteği ile olmuyor yemeği verenin o görüntülere ihtiyacı var…
Ve…
İBB'nin verdiği yemeklere bakıyorum. Ne tesadüf hep AKP'nin o bilinen standart kadrosu...
VE, TAPU VE ECRİMİSİL MESELESİ
Yeni kabul edilen “130 Yıllık Tapu Sorunu'nu Çözdük” dedikleri yasal değişiklikle ilgili köylerden bazı kişilerle görüştüm. İlk önce hayal kırıklığı yaşamadım desem yalan olur. İlk olarak Muhtarların olaya bakışı. Yani, çıkarılan yasanın ne işe yaradığı ve neden bu güne kadar çıkarılmadığını sorgulamak yerine, olumlu karşılamaları. Hatta, 15 Yıldır işini yapmayanlara övgü yağdırmaları…
Kısaca (139) Yıllık TAPU Meselesi bitmedi…
VE, DAMATLIK ADALET
Bu ilçede yaşayan, darbe dönemlerini yaşamış biri olarak söylüyorum. Böylesini ilk defa yaşıyorum. İtiraf etmeliyim ki, bu iktidarın geldiği bu noktadan sonra başka türlü adalet dağıtmasını beklemiyordum. Yanıltmadılar çok şükür…
***
Geçen hafta İBB Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın damadı birkaç gün içeri alındı.Çünkü,FETÖ denilen örgütle olan ilişkisi TUSKON denilen bir sermaye örgütü ile televizyonlarda hepimiz izlemiştik. Bu kişinin Kadir Topbaş'ın damadı olduğunu bildiğimiz kadar 17/25 Aralık 2013 Tarihinden sonra yapılan TUSKON Genel Kurulundan ve oradan iktidara yapılan tehditleri televizyonlarda izlemiştik oradan da tanıyoruz…
Birkaç gün kaldı “Hastalık nedeniyle”salındı. Hafta da bir defa polis karakoluna gidip imza atmak şartı ile. Yani, yurt dışı yasağı ile…
***
Yine geçen hafta. Bu defa Eski Başbakan Yardımcımız, Eski Meclis Başkanımız, Eski Milletvekilimiz,Eski Hükümet sözcümüz, Eski Bakanımız Bülent Arınç'ın damadı tutuklandı haberi haber bültenlerine düştü, düşer düşmez kamuoyunda “içerde fazla kalmaz, tutamazlar, tutmazlar” düşüncesi hakimdi. Nitekim öyle de oldu . Salındı.
***
Öte yandan…
Cumhuriyet Gazetesinden onlarca yönetici. Hatta, karikatürist. Ve, Sözcü Gazetesinden ve başka basın organlarından toplam yüzlerce insan aylardır içerde. Henüz iddianameleri hazırlanmış değil… Keza, bu gün AKP Genel Başkanı olan, Cumhurbaşkanına hakaret davalarından bir çok insan içerde. Sözün bittiği yerdeyiz…
***
Sözün Özü: Ortada bir gerçek var. Halen iktidarda olanlar, bu ülkeyi tam (12) yıl FETÖ ile ortak yönetti. Ve, biliyoruz ki, ortaklar arasında gizli saklı bir şey olmaz. O nedenle, iktidar onların “nerede” olduğunu gayet iyi bilir. Eğer, gerçekten mücadele etmek isteniyorsa, yok etmek istiyorsa, onu bunu FETÖ'cü olmakla suçlamak yerine, elindeki “Devletin Arşivini” karıştırması yeterli...
VE, BİZE NEYSE…
“Suudi Arabistan cephesi “Müslüman Kardeşleri”i alenen terörist ilan etti. HAMAS bile ilişkisini kesti. Mısır desen liderini hapse attı.”
(Ertuğrul Özkök-10/6/2017/Hürriyet)
VE, UNUTULMAYAN...
“31 Mayıs 2010'da İsrail komandoları Mavi Marmara gemisini basarak 10 kişiyi öldürmüştü. Sonra, İsrail ile varılan mutabakat neticesinde 1 Ekim 2016'da , bu Mavi Marmara Tazminatı için (20) Milyon dolar hesaba yatırmış, dendi ama ödemeler bu güne kadar yapılmamış…
(Gazetelerden)
VE, İSTER İNAN / İSTER İNANMA
“Biz Katar'a her türlü desteği vereceğiz.”
(R.T.Erdoğan / Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı)