Bazen hayatta karşılaştığımız olumsuzluklar keyfimizi kaçırır. Ama zorluklar olmasa güç ve dikkatimizi odaklamamız, hayatımıza farklı bir yön çizmemiz çok mümkün olmuyor.
Her ‘savaş’ı kendi koşullarında değerlendirmek gerektiği gibi her olayı da sonuçlarına göre yorumlamak en sağlıklısı.
Bir ilişki yıprandıysa, taraflarını yıpratmaya başlar… Zararın neresinden dönülürse kardır. Her yeni durum kuşkusuz farklı kazanç ve kayıplarını beraberinde getirecektir.
Zamanla değişmeyen tek şey değişimdir… Direnmenin âlemi yok. Hürhaber’de farklılaşmaya gitmenin zamanı geldi de geçiyor…
Seçimin etkisiyle birlikte sayfalarımızda yeni bir düzen görmeye hazırlıklı olmanızda yarar var…
PLANLAR ONLARI UYGULAYACAK KİŞİLER OLMAZSA İŞE YARAMAZ
Siyasetin sermayesi insan. Ama insan deyip de geçmeyin insan var insanı çeker, insan var dünyayı sizden kaçırtır… Siyasetin vitrinleri de mağazaların kiler gibi düşünülmeli. Vitrine bakıp insanlar partinin kapısının içinden bile girmez, vitrinin hatırına ne var içerde diye mutlaka görmek ister; belki ‘müşterisi’ olur mağazanın veya üyesi siyasi partinin.
Bir partinin üyesi, bir başka partinin adayının destekçisi olan insanların yarattığı kafa karışıklığından kimseye bir fayda gelmez, zararın Allah’ı gelir.
Diğer yandan planlar, taklitler, stratejiler ne kadar mükemmel hazırlansa da onları uygulayacak doğru kişiler olmadan hiçbir işe yaramazlar. Dünyanın en iyi gazete tesisatını kurup başına ziraat mühendisi koyarsanız bu iş yürümez, tıpkı en iyi tarım teçhizatının başına bir inşaatçı getirdiğinizde de işlerin yolunda gitmeyeceği gibi.
Yerel yönetim ve siyaset belli donanımlarda insanlar gerektiriyor. "Şu kadar oyu var” özelliği ne yeterli ne de doyurucu bir gerekçe. Kişisel donanımlara da mutlaka bakmak lazım. Bir kişi kendi için manevi maddi dikkat çeken bir başarı veya varlığa kavuşmadıysa başkalarına bir yarar sağlanması düşünülemez.
ÖĞRENMENİN EN İYİ METODU
Siyaset sahnesi kızışacak önümüzdeki günler. Basın toplantıları ve açıklamalar birbirinin ardını izleyecek. Peşinen bir duruma açıklık getirmekte yarar görüyorum. Silivri siyasetinin en önemli aktörlerinin benzer bir kusuru var; çok konuşuyorlar.
Toplantılarında konuşmalarını o kadar uzun tutuyorlar ki, soru sormadan kaçıyor, kaçma durumuna geliyor basın mensupları. Evet, belki de istemedikleri ve hazırlıklı olmadıkları sorulardan kaçınmak için iyi bir taktik olabilir uzun konuşmalar.
Ancak şöyle de bir handikapları bulunuyor; öğrenmenin en iyi metodu dinlemek değil sormaktır… İnsanların sizi dinlemesini sağlayabilirsiniz ama yapmak istediklerini öğrenmelerinin yolu soru sormalarına izin vermekten geçiyor.
Sizin kafanıza göre anlattıklarınız bir yana onların gerçekte merak edip sorduklarına ilişkin cevaplar daha öğreticidir.
Aklınızda bulunsun!
GÜZEL YAŞLARA
Melek Demiral Uzer’in doğum günü bugün. Kutluyor eşi Çağlar Bey’le ve tüm sevdikleriyle güzel, sağlıklı ve mutlu bir yaş diliyorum. Melek Hanım’ın yaşı ile birlikte inşallah aileleri de büyür :)