Seçim irtibat ofisi açılışı için Silivri'ye gelen MHP Seçim ve Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve MHP İstanbul 3. Bölge 1. Sıra Milletvekili Adayı Feti Yıldız, Millet İttifakını bombaladı, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, Cumhur İttifakı ile af gündeminin gerekçelerini anlattı ve savundu.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı İstanbul 3. Bölge 1. Sıra Milletvekili Adayı Feti Yıldız'ın katılımıyla seçim irtibat bürosu açılışı Cumartesi günü Çorlu Durağı, E-5 Taksi durağı yanında gerçekleştirildi. Açılışa MHP Silivri İlçe Başkanı Zafer Yalçın ve yönetimi ile Ülkü Ocakları Başkanı Erhan Özkök ve yönetim kurulu üyeleri, partililerle birlikte katıldı.
YILDIZ: SİLİVRİLİLERİN YÜZÜNE BAKINCA BEN AKINCI BEYLERİN ÇOCUKLARINI GÖRÜRÜM
Açılışta söz alan Yıldız, Güngören, Küçük Çekmece'den sonra üçüncü seçim irtibat büromuzu Silivri'de açmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi ve sözlerine şöyle devam etti: “Öncelikle 24 Haziran tarihinde yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı ve 27. Dönem yasama yılı milletvekilliği seçimlerinin ülkemize, milletimize, partimize ve tüm insanlığa hayırlara vesile olmasını Allah'tan niyaz ediyorum.
Değerli arkadaşlar bildiğiniz gibi coğrafyamız, dünyanın en değerli coğrafyalarından biridir. Silivri'de oturan insanların çoğu akıncı beylerin torunlarıdır. Vatan, toprak kaybetmeyi, ata yurttan, ana yurttan ayrılmayı en iyi bilen insanların bulunduğu bir ilçedir. Çünkü koskoca bir Osmanlı İmparatorluğu içerden ve dışardan, hain saldırılar sonunda zayıflamış ve Balkanlar'da yaşayan Türk varlığı zoraki olarak Anadolu'ya göç etmiş Silivri'yi, Bursa'yı, Ege'nin bir çok ilini mekan tutmak zorunda kalmıştır. Silivrililerin yüzüne bakınca ben Akıncı Beylerin çocuklarını görürüm, Malkoçoğulları Balibey'in çocuklarını görürüm. Bundan dolayı size meselelerimizi anlatmak, Türk Birliğinden bahsetmek çok daha kolaydır. Çünkü bunu vicdanınızda, gönlünüzde hissettiniz.
“24 HAZİRAN'DAKİ SEÇİMLER TÜRK BİRLİĞİ VE VARLIĞININ YENİDEN ESKİ GÜCÜNE KAVUŞMASI İÇİN BİR DÖNÜM NOKTASI”
24 Haziran'daki seçimler bu Türk birliği ve varlığının yeniden eski gücüne kavuşması için bir dönüm noktasıdır. Cumhuriyet tarihi 7000 yıllık Türk tarihi içerisinde, 95 yıllık bir tarihtir. Bunun Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının idaresinde 1938'e kadar muhteşem bir yönetimi vardır. Bundan sonra yine Gazi'nin silah arkadaşlarından olan, ancak politikaları değişmiş ve Atatürk'ü yok saymak için elinden gelen her fırsatı kullanmış, tek şef dönemi başlamıştır. Bu tek şef dönemi de yine demokrasimizin 1946 yılında çok partili hayata geçiş ile sone ermiştir.
“CHP'NİN SİCİLİ GERİYE BAKTIĞIMIZ ZAMAN PEK PARLAK DEĞİLDİR”
Bugün Millet İttifakının öncülüğünü yapan CHP'nin sicili geriye baktığımız zaman pek parlak değildir. Türk Birliği'nden, Balkanlar'dan, Dünya Türklüğü'nden bahseden Merhum Nihat Atsız ve Başbuğ Alparslan Türkeş 1944 yılında sırf Balkanlar'daki, Kafkaslar'daki Türkler'den bahsetti diye Türkçülük, Turancılıkla suçlanıp bildiğiniz gibi 3 Mayıs'ta tutuklanıp işkenceler görmüştür. O nesilden sonra bizim 1970-80'li yıllarda yine Türk Birliği'nden bahsettiğimizde bu malum zihniyet bizi yine Türkçü, Turancı, Faşist diye suçlamıştır. Bugün de utanmadan huzurunuza gelip oy istemekteler.”
MİLLET İTTİFAKINA SERT ELEŞTİRİLER
“Millet ittifakını teşkil eden partilere baktığımız zaman, birbirleriyle hiç uyumlu olmadıklarını görüyorsunuz” diyen Yıldız, Cumhur İttifakını savundu ve açıklamalarını şöyle sürdürdü: “ Devleti, cumhuriyeti kurduğunu iddia eden, Mustafa Kemal'in kurduğu parti maalesef öyle ellere düşmüştür ki artık Türk Birliğini, Türkiye cumhuriyetini, Anadolu topraklarını savunmak yerine Anadolu topraklarından başka bir devlet çıkma, başka bir vatan çıkarma, başka bir millet çıkarma sevdasında olan bölücü terör örgütü ve onun siyasi uzantılarıyla işbirliği yapmıştır. Atatürk'ün kurduğu parti ile Kandil güdümünde, oradan talimat alan partinin bir araya gelmesi, bunun yanına rahmetli Erbakan Hocanın kurup büyüttüğü partinin de bu ittifakın içinde yer alması, yine içimizde fitne çıkartarak partimizi bölmek isteyen ve sonunda bu illetten kurtulduğumuz gidip parti kurulan; bir çürük ipte umut besleyenler bir araya gelmiş. Bunlar maalesef hepsi bir arada bizim Cumhur İttifakımızın uygun olmadığını savunarak, karalamaya çalışmakta.”
“NEREDE TÜRK DEVLETİ VE İSTİKBALİNE BİR SALDIRI VARSA MHP TAŞIN ALTINA SADECE ELİNİ DEĞİL TÜM VÜCUDUNU KOYMUŞTUR”
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini savunan Yıldız, “Yeni sisteminden çıkacak olan; güçlü bir icra. Millet Cumhurbaşkanını seçecek, cumhurbaşkanı da kendi kabinesini oluşturacak. Pazarlıklarla mecliste hükümet kurma ve yıkma dönemi sona ermiştir. Televizyonlarda anlatıldığı gibi yeni sistemde Cumhurbaşkanının kanun yapma yetkisi yoktur, kararname çıkartabilir. Kararname çıkan bir konuda kanun çıkarsa, kararname geçersiz sayılacak. Bunun yanı sıra yargı da bağımsız ve tarafsız olarak yeni sistemde görevine devam edecektir.
Biz Ortadoğu'da güçlü bir devlet olarak kalmak için ve komşularımızın başına gelenlerin bizim başımıza gelmesini istemiyorsak yapacağımız şey 24 Haziran'da sandığa gidip MHP ve Cumhurbaşkanı Adayımız Recep Tayyip Erdoğan'a oy vermekten geçmektedir. Bin yıllık kardeşliğimizin mihenk taşı ve çimentosu MHP'dir. Nerede Türk devleti ve istikbaline bir saldırı varsa MHP taşın altına sadece elini değil tüm vücudunu koymuş, sorumluluk almıştır.
“BU YÖNETİM SİSTEMİ İLE TÖREYE UYGUN DEVLET DÜZENİNE GEÇECEĞİZ”
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin de mimarı, asıl olarak MHP'dir. Güçlü bir yönetim, güçlü bir Meclis, Bağımsız-Tarafsız bir yargı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni tarif eder. Bu yönetim sistemi ile töreye uygun devlet düzenine geçeceğiz” dedi.
“MAALESEF HAİNİ BOL BİR ÜLKEYİZ”
“Niçin Parlamenter sistemden ayrıldık ve Cumhur ittifakını kurduk?” sorusuna da yanıt veren MHP'nin Genel Başkan Yardımcısı, “Türkiye'nin başına çoraplar örülür ABD, Rusya, AB bir tarafta… Devletin içinden bir devlet, milletin içinden bir millet, resmi dilin içinden bir yeni resmi dil çıkarmaya, bunları ilericilik, hümanistlik ve demokratlık olarak takdim etmeye çalıştılar. Maalesef biz haini bol bir ülkeyiz. Elbette ki içimizdeki vatanseverler buna fırsat vermemiştir ve bunların bayraktarlığını hep MHP ve Ülkücüler yapmıştır. Ülkemizin birliğini, ordumuzun güçlü olmasını, milletimizin beraberliğini, bin yıllık kardeşliğimize bir zarar gelmesini istemiyorsak öncelikle sandığa gideceğiz ve karşımızda kurulan şer ittifakını sandığın dibine gömeceğiz, Cumhur İttifakı ile MHP'yi bu seçimden zaferle çıkartacak, mecliste güçlü bir temsil sağlayacağız. Oy namustur, oyumuza sahip çıkacağız” şeklinde konuştu.
“CEZAEVLERİ ISLAH ETME KABİLİYETİNİ KAYBETMİŞ, SUÇLU YETİŞTİRME MERKEZLERİ HALİNE GELMİŞTİR”
MHP'nin gündemde tuttuğu “Af” konusuna da açıklık getiren MHP'nin Seçim ve Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, “Ceza avukatıyım. Cezaevlerine sık sık ziyarete gideriz. Cezaevleri ıslah etme kabiliyetini tamamen kaybetmiş, adeta suçlu yetiştirme merkezleri haline gelmiştir. İnsan tabiatı, ahlakı ve fıtratına uygun olmayan bir ortamda insanlar barındırılıyor. Vardiya usulü yatakta yatılmakta, 10 kişilik koğuşta 30 insan kalmakta. Bu koşullardan sağlıklı bir netice almak, suçluyu tekrar topluma kazandırmak mümkün değildir. Vatan hainlerine, ırz düşmanlarına, çocuklara saldıranlara, tecavüzcülere, kadına el kaldıranlara, uyuşturucu tacirlerine bizim teklif edeceğimiz af yasasında yer yok. Biz kader kurbanlarının tekrar ailelerine kavuşup bundan sonraki hayatlarını düzgün şekilde geçirmeleri için devletin affediciliğini göstermesini istiyoruz. Toplumu barıştırmak, yaraları sarmak için her dönem aflar çıkartılmış ve çıkartılmalıdır” dedi.