Sevginar Sali

Yıldız mı, Koçoğlu mu, Balcıoğlu mu?

CHP'de esasen ilçe kongresi ile ilgili kulisler tavan yapmış vaziyette ama tüm bunların ötesinde karar bekleyen önemli bir süreç var… 2024'te CHP'nin belediye başkan adayı kim olmalı? İlçe Başkanına karar vermeye çalışan insanların çoğu şu an için Bora Balcıoğlu, Melih Yıldız ve Mümin Koçoğlu arasında gidip geliyor… 5 Yıl sonrası aday hakkında bugünden kesin bir karar vermek zor ama ilçe başkanlığını düşünenler tam olarak bundan yola çıkıyorlar.
Tartışılan üç isim de adaylık için ciddi mesafeler kat etmek durumunda, seçimi kazanmak için ise apayrı performans değerlendirmesine girecekler… Her birinin avantajları ve dezavantajları var, kazanma şansları da…
Tekrarlıyorum; ilçe kongresini ve delegenin oyunu etkileyecek en önemli unsur belediye başkan adayı kimliği eğilimidir…
Ağrının sebebini ortadan kaldırmadan, ağrı kesici kullanmaktan kurtulamazsınız!
Üstte saydığım sebeplerden, CHP'de ilçe kongresi değerlendirmeleri esnasında, sahneye ve gündemine ilçe başkan adaylarından ziyade belediye başkan adaylığı düşünen isimlerin de etkin olarak çıkması gerekli…
CHP 2024'te 2019'dan daha yoğun bir başkan adayı trafiğine sahne olacak kuşkusuz. O zamana kadar kabak çiçeği gibi açsınlar demiyorum ama niyet tohumlarını toprakla buluşturmaları için vakit tamam, zamanlama harika… Belediye başkan adaylığı gibi bir deliliğe illa niyet ettiyseler tabi ki!?

MUTLULUK!
Volkan Yılmaz'ın 4 aylık performansında umduğunu bulamayanlar var mı? Bulanlar kadar bulmayanlar da var işin doğrusu… Beklenti seçimin de etkisiyle o kadar yükseldi ki! Başka deneyimli bir siyasetçi söz konusu olsa ‘Seçimde söz veriyor nasıl olsa çeyreğini yapsa iyi' filtresini işletirdi seçmen de Yılmaz yüksek bir güvenilirlik, büyük bir umut dalgası yaratarak kazandı. İnsanları kendi koşulları özelinde adeta bir mucizeye inandırdı. Bir seçim için iki mucize beklentisi de fazla gelir; insaflı olmak lazım… Yılmaz'ın çok olağanüstü bir performans sergilemesine bile gerek yok; kötü olmamak onu otomatikman 2024'ün en güçlü alternatif sıralamasında ilk ikiye taşır. Ama sıradan bir performansı kendine yedirecek durumu yok (ne mutlu bize) 20 yıllık siyaset hayatında ideallerinden hiç yememiş, gözü gibi bakmış, anlaşılan Silivri'ye saklamış : )
Özellikle Özcan Işıklar'ın iki döneminde, öncesinde Hüseyin Turan zamanında gelen hükümet ve İBB yatırımları bolluğundan sonra, Silivrililer çok yatırım ve hizmet hesabı yapmadı… Ama bugün Yılmaz ve dönemine yönelik halkın hizmet ve yatırım beklentisinin altı Işıklar'dan daha dolu…
***
Çok ince hesaplar yapıp yine de seçimlerde kazanamayabilirsiniz çünkü bu işin aslı sahada kotarılıyor… Kapı kapı, göz göze, gönül gönüle, el ele etkileşim gerekli… Samimiyet, emek ve iyi niyet…
Bir seçilmiş vaatlerinin yarısını gerçekleştirmese de bunu haklı nedenlerini halka anlatırsa o seçmen onu bağrına basar… Mutluluğun vaatle bir ilgisi yok bana kalırsa : ) Silivri'nin mutluluğu bir kişiye de bağlanamaz, bağlanmamalı… İki kişinin mutluluğunu bile çiftlerden biri tek başına inşa edemez; ikisinin de aynı samimiyet ve eşite yakın çabayı ortaya koyması gerekli… Bir kuşun iki kanadını düşünün; biri fazla çırpıyor diğeri yavaştan alıyor; kendi etrafında dönüp durur o kuş! Yol alması, hedefe ulaşması mümkün değil…
Yani önümüzdeki 5 yıl belediye başkanımızın bizi mutlu etmesini beklemek yerine her birimizin kendi çapında elini taşın altına koyması gerekli. Yoksa “Mutlu edemedi bizi” diye şikayet etmeye hakkımız yok…
Sevdiklerinizle mutlu bayramlar!

YORUM YAP