Çayırdere'de mezbaha sorunu için bulduğu çözümü paylaşan Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, “Alım garantili aile hayvancılığı projesi üzerine çalışıyoruz. Siz hayvancılık yapacaksınız, üreteceksiniz; Et ve Balık Kurumu da alım garantisiyle sizinle sözleşme yapacak, destek verecek. Et entegre, depolama tesislerinin, hayvan pazarının, kurban kesim yerinin ve mezbahanın olduğu dev bir tesisin projesini önümüzdeki günlerde sizlerle paylaşacağız. Biz minderden kaçmayacağız. Laf değil; hizmet üretmeye, eser üretmeye devam edeceğiz” dedi.
Silivri Belediyesi tarafından Pazar günü Danamandıra ve Sayalar'dan sonra Çayırdere mahallesinde düzenlenen Yerli ve Milli Tohumluk Arpa Dağıtım Törenlerinde toplam 400 çiftçiye 1 milyon 600 bin TL değerindeki 80 ton tohumluk arpa dağıtıldı. Çiftçiler bu ürünlerle 4.000 dönüm araziye ekim yapabilecek.
Silivri Belediyesi, “Çiftçilerimize 20 Milyon TL Tohum Desteği Projesi” kapsamında kendi arazilerinde yetiştirdiği yerli, milli ve sertifikalı tohumluk arpaları ilçede üreticilik yapan çiftçilere dağıtmaya Pazar günü Danamandıra ve Sayalar'dan sonra Çayırdere mahallesinde devam etti.
BİLGİÇ, hizmetler İÇİN TEŞEKKÜR ETTİ ÇÖZÜM BEKLEYEN KONULARI HATIRLATTI
Çayırdere'de 100 üreticiye yerli, milli ve sertifikalı arpa tohumu ve samanın dağıtıldığı törende konuşan Muhtar Doğan Bilgiç, tarımsal destekler, park, spor sahası, kapalı pazar yeri için teşekkürlerini iletirken, tapu sorunu ve su fiyatları konusunda çözüm beklentisini iletti.
YILMAZ: TARIM MARKA KENTİN LOKOMOTİFLERİ ARASINDA
Çayırderelilere seslenen Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, göreve geldikleri ilk günden bu yana Marka Kent Silivri hedefleri doğrultusunda tarım, turizm ve sanayi ayaklarında çalışmalarını uyumlu bir şekilde yürüttüklerinin altını çizdi. “Silivri'nin sahip olduğu fırsatlar ve potansiyelleri, ülkemiz ve dünyanın önünde duran gıdaya erişim sorununa uygun olarak geliştirme sorumluluğu taşıyoruz” diyen Başkan Yılmaz, “Bu topraklar kaderine terk edilecek yerler değil, burada üretim yapmazsak bu ülkeyi ve devleti koruyamayız. Bu toprakları namusumuz gibi korumak ve üretim yapmak durumundayız” dedi.
“GÜCÜMÜZÜN ÜSTÜNDE İŞLER YAPTIK”
Tarım faaliyetlerinin başında belediyenin başarısız olacağı beklentilerine değinen Yılmaz, “Hz. İbrahim'e su taşıyan karınca misali, saffımız belli olsun, bu ülke için tarıma dikkat çekelim istedik. Gücümüzün çok üstünde işler başardığımızı söylemekten gurur duyuyorum. İBB de yakında arpa tohumu dağıtmaya hazırlanıyor. Kimseden takdir beklemiyoruz. Devletimiz için faydalı işler yapmaktan mutluyuz. 20 Milyon İstanbul'un yanı başında elimiz kolumuz bağlı duramayız. Üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeliyiz. Bu bereketli topraklarda tarım alanlarını arttırarak vatanımıza, milletimize ve geleceğiz olan çocuklarımıza hizmet ediyoruz. Kolları meclis kürsülerinde değil sahada sıvamak, halkın içine karışmak önemli” dedi.
“NE HİSSETTİĞİNİZİ BİLİYORUM”
Bölgenin sorunları ve gündemini yakından takip ettiğini söyleyen Yılmaz, “Ne hissediyorsanız ben de aynısını hissediyorum” diyerek sorunların çözümü noktasında çalışmalarını sürdürme kararlılığını ortaya koydu.
“SİLİVRİ'NİN DOĞASINA UYGUN EKOLOJİK TESİSLERİ OLACAK”
Silivri'nin bir turizm master planına ihtiyaç olduğunun altını çizen Başkan Yılmaz, “İstanbul'da herkesin hafta sonu bir kaçış rotasına ihtiyacı var. Ben bunu İBB Başkanı Ekrem Bey'e de ilettim; Silivri'de doğa turizminin, ekolojik turizmin ve tarım turizminin yapılacağı bir turizm master planını devreye sokmamız lazım. Bu İBB'nin görevi. Gelin, marjinal tarım arazilerini, ormanın kıyısındaki arazileri yüzde 5 imarlı, tek katlı butik oteller yapılması için imar planlarına işleyelim dedim. Yatırımcı geliyor ve diyor ki ben Silivri'de bir otel yapmak istiyorum. İnsanlar ailesiyle gelsin, doğanın içerisinde salatalığını, domatesini toplasın diyor. Ama bizim ona sunabileceğimiz bir yer yok. Çünkü turizm imarlı yerimiz yok. Bu iş, İBB'nin yapabileceği bir iş. Bu turizm master planı ile ne olacak biliyor musunuz? Birincisi, İstanbullular şehrin stresinden uzaklaşacak. İkincisi, sizin çocuklarınızın bir istihdam alanı olacak. Üçüncüsü, burada üretilen domates, biber, salatalık gibi ürünler bu tesislerde satılacak. Bir de bu tesislere gelen insanlar, hafta sonu dönerken buradaki turşudan, erişteden, kuskustan alacak. Böylece Silivri'de, buranın doğasına uygun ekolojik turizm tesisleri olacak. Bu konuyu İBB ile görüşmeye devam ediyoruz. Kültür ve Turizm Bakanımız ile de bu konuları görüşeceğiz çünkü kendilerinin yardımına ihtiyacımız olacak. Ama ben şunu ifade edeyim; biz Silivri'nin köyleri için dertlenmeye ve köylerimizi daha iyi, daha güzel, daha yaşanabilir köyler haline getirmek için çalışmaya devam edeceğiz.” dedi.
“ALIM GARANTİLİ AİLE HAYVANCILIĞI PROJESİ ÜZERİNE ÇALIŞIYORUZ”
Silivri'ye bir mezbaha yapılması konusundaki çağrısını yineleyen Başkan Yılmaz, “Seçimlerden önce köyleri gezerken hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımız yoğun bir şekilde bizden canlı hayvan pazarı talep ettiler. Çünkü aracılara hayvanlarını eksik fiyata satıyorlardı. Biz de göreve geldikten sonra İstanbul'da belediye eliyle yürütülen ilk ve tek canlı hayvan pazarını hizmete açtık. Modern, donanımlı ve hijyenik bir canlı hayvan pazarı oldu. Biz hayvancılarımızın istediğini yaptık ancak kendilerini orada göremiyoruz. Sebebini sorduğumuzda da bize ‘Başkanım orada bir mezbaha olmadığı için hayvanlarımızı değerinde satamıyoruz. O nedenle hayvanlarımızı oraya getirmektense ahırımızdan satıyoruz' diyorlar. Eskiden Fener'de, Değirmenköy'de, Selimpaşa'da, Celaliye'de, Kamiloba'da, Ortaköy'de ve Kavaklı'da mezbahalarımız vardı. Şu an ise İstanbul'da hayvancılığın en fazla yapıldığı ilçe Silivri iken en yakın mezbaha Esenyurt'ta. Şimdi ‘Başkanım canlı hayvan pazarını yaptın, mezbahayı da yapıver' diyebilirsiniz. Ancak şöyle bir sıkıntı var; mezbaha yapma görev yetki ve sorumluluğu İBB'de. İBB Başkanı İmamoğlu'na Silivri'deki bir tohum dağıtım töreninde söyledim. Gelin tıpkı kreşlerde olduğu gibi size bu canlı hayvan pazarının yanında bir arsa tahsis edelim ve buraya hayvancılarımız için bir mezbaha yapın dedim. Yapın oy da alkış da sizin olsun, mezbaha ise halkın olsun dedim. Ne dediler? Cevap vermediler. O zaman görev yetki ve sorumluluğu bize verin buraya mezbahayı biz yapalım dedik, yine cevap vermediler. Hiçbir şey söylenmiyorsa siz ne anlarsınız? Köylü ve çiftçi bunların umurlarında değil, bunu anlarsınız. Ama hiç merak etmeyin; bu kardeşiniz, bu evladınız cevap vermeseler de o mezbahayı Silivri'ye yapacak.
Geçtiğimiz günlerde Et ve Balık Kurumunun Genel Müdürünü Silivri'ye davet ettim. Kendisi aynı zamanda Tarım Bakanımızın da danışmanı. Ankara'dan geldiler. Kendileriyle alım garantili aile hayvancılığı projesi üzerine çalışıyoruz. Siz hayvancılık yapacaksınız, üreteceksiniz; Et ve Balık Kurumu da alım garantisiyle sizinle sözleşme yapacak, destek verecek, önden yemini verecek. Belki hayvanlarınızı temin edecek ve bunu kredilendirecek, uzun vadeye yayacak. İnşallah bu bölgede et entegre tesislerinin, depolama tesislerinin, hayvan pazarının, kurban kesim yerinin ve mezbahanın olduğu dev bir tesisin projesini önümüzdeki günlerde sizlerle paylaşacağız. Biz minderden kaçmayacağız. Laf değil; hizmet üretmeye, eser üretmeye devam edeceğiz.” dedi.
Sevginar Sali