Yönetim...

Kabinenin açıklanmasından sonra MHP'liler sosyal medya hesapları üzerinden şu paylaşımda bulundular… “Bizim vatan sevgimiz kulağımıza okunan Ezan ile başladı, arkamızdan okunan sela ile biter. Hani yardımcılık için pazarlık yapmıştı? Hani 4 Bakanlık için pazarlık yapmıştı? Hani ‘Koltuk yapmak' için ittifak yapmıştı?”
AK Partili olmayan bakanlar kadar, MHP'li olanların olmasında da hiçbir sakınca görmüyorum, hatta MHP'ye oy vermiş biri olarak mutlu bile olabilirdim bu durumdan. Ama esas gözetilmesi gereken kıstas, Cumhurbaşkanı, artık Başkan Tayyip Erdoğan'ın da vurguladığı (ama uygulamada 16 yıllık iktidarının özellikle son döneminde başarısızlığa uğradığı en önemli konu) liyakat olmalı. Partisine göre değil kamu adına sorumluluk ve yetki teslim ettiğimiz insanların niteliğine, donanımına bakalım artık Allah aşkına…
İyi bir yönetici olmanız yetmez, öyle kalmanız da çok mühim…
Ve başarı ile iyilik durumunun yönetimde sürdürülebilmesi için sadece kendi görüşünüz ve bunu destekleyenler ile değil aksini düşünenlerle de beraber olmanız lazım. Görüşünüz ne kadar iyi olursa olsun mutlaka açıkları vardır ve bunları sizinle hemfikir olanlar değil farklı düşünenler size en iyi şekilde açık eder. Belli bir bakış açısıyla bakılan olaylarda görülecekler ile farklı açıların devreye girmesiyle ortaya çıkacak tablonun uğrayacağı değişim gelişim yönünde atılan en önemli adımdır.
Devamlı, bir kere bile şaşırıp da “Evet efendim”, “Çok iyi düşünmüşsünüz Başkanım”, “Yürüyün kim tutar sizi” tarzında övgüler yerine sizi farklı bir alternatif ya da yaklaşıma yöneltmeyen ekip arkadaşlarınızı siz başarısızlık çamuruna batarken alkış tutanlardan asla farklı görmeyin!
Bizim Belediye Başkanının en sevdiği (sık kullandığı için böyle düşünüyorum) “Sizi haksız yere övenlerin yüzüne toprak saçın” sözdür mesela ama tatlı tatlı övgü dinlemek varken eleştirilere tahammül etmek de neyin nesi : ) Aynı şeyi düşünüp kavgasız gürültüsüz, uyum içinde çalışmak varken Silivri'nin seçtiği kişinin görüşlerinize muhalefet eden, daha farklı fikirler ile belki sizden daha iyisini düşünebilenlerin varlığını kabullenmek sancısı çekmek de neyin nesi : ))
Kolay başarı, rahatta, rehavette gelişim yok! Gerçekleri duymaya tahammülünüz yoksa, yalanlar içinde kayıplarla yüzleşirsiniz… İlkinde hala bir şeyleri kurtarma şansınız devam eder, ikincisinde geçmiş olsun!
Belediye başkan ekipleri, siyasi parti yönetimleri, STK'lar genellikle ‘uyumlu çalışacak' kadroları bir araya getirmeye çabalarken aynı düşünmeye bel bağlar gizliden gizliye… Biri farklı düşünceyle ortaya çıksa ilk mesafeler girer araya, farklı düşünme ısrarı karşısında oyunun dışında bırakılma eğilimleri baş gösterir…
Farklı düşünenlere karşı en üst perdeden tepki gösterilir sonra bir ihtimal üzerinde düşünülür… Baştan postayı koymuşuz ya gurur da sağlam, geri vites de hiç kolay değil... Özür dilemektense yanlışta devam etmeyi kolayca seçeriz. Her şeyi bir tohum olarak düşünün… “Aman küçük bir hata, bir olay yürür giderim, zaman geçer unutulur…” diyoruz… Aslında bir tohum ekmişizdir hayat toprağına… Ve fark etmez en küçük hatamız ya da en büyük doğrumuz ama ne zamansa mutlaka bizi bulur… Hatta ilki ikincisinden daha hızlı ve etkili bulur : )
Bir de eleştiri ile hakaret kavramlarını bir türlü ayır edemiyoruz… Eleştirmek hak, hakaret suçtur!
Nereden girdim nereden çıktım! CHP Kurultay sorusuna Rönesans üzerinden cevap veren Belediye Başkanımız var beni maruz görün artık : ) Silivri'nin yarısına yakını onu seçtiğine göre bu tarz onay görüyor güzel ilçemde : ))
*Liyakatten asla ayrılmayın…
*Farklı düşünen insanlardan korkmayın, aksine onları yakınınızda tutmaktan çekinmeyin, dinleyin…
*Hatalarınızı kabul edin hatta sevin onları; bir yanlışınızdan öğreneceklerinizi 100 tane doğrunuzdan öğrenemezsiniz!
*Doğruları söyleyerek kaybedecekleriniz, yalan konuşarak elde edeceklerinizden bin kat değerlidir asla kuşkuya düşmeyin!
*İnsanlara hakaret ederseniz nefretlerini kazanırsınız, haksız övgülerle kendinizi küçültürsünüz (“Ama övdüğüm kişi çok mutlu bana iyi davranıyor” diye düşünmeyin kabul edemese de her şeyin farkında; bir insanı kendisinden başka kim daha iyi tanır Allah aşkına), haklı yere yönelttiğiniz düzeyli eleştiriler size saygınlık kazandırır.